MATEMATİK DERSİNDE BAZI ÇOCUKLARIN BAŞARISIZ OLMASININ NEDENİ NEDİR?




Matematik öğretiminin amacı, insan aklının ciddi bir biçimde kullanımını öğretmek ve insanların doğuştan getirdiği düşünme kabiliyetini geliştirmektir. Bu gelişmeyi sağlamak için, bizlere bir kısım bilgiler kazandırarak karşılaşacağımız olay ve problemler karşısında mantıklı düşünmemizi sağlar. İnceleme, araştırma ve karşılaştırmalar yaptırarak düzenli ve dikkatli olmamızı, her konuda doğruyu bulmamızı temin eder.

Toplumda, matematik sadece çok zekilerin başarabileceği bir dersmiş gibi lanse ediliyor. Bu yanlış bir düşünce biçimidir. O düşünce ışığı altında, ne yazık ki okul deneyimi olan öğrenci velileri ve diğer insanlar, kendi tecrübelerine dayanarak öğrencilerine matematiğin zor ve çekinilmesi gereken bir ders olduğunu söyleyip, motive etmeye çalışırlarken istemeyerek de olsa korkutuyorlar.

Yanlış motive edilmenin etkisi altındaki öğrenci, öğretmenine karşı ön yargılı davranış yanlışlığı, öğretmeni ile kopukluğa sebep -matematik dersinden başarısız olacağım- korkunun en önemli sebeplerinden birini oluşturuyor. Yaşadığı olumsuzluklar nedeni ile de, öğrenci kendini başarısız görüyor veya bu konuda yeteneğinin olmadığına inanmaya başlıyor.

Her kişinin matematiği sevmeme nedeni farklıdır. Matematiği sevmeyenler olduğu kadar sevenler de vardır. Ayriyeten günlük yaşantımızda kullandığımız matematik, süper zekâ gerektiren bir ders değildir. Eğer normal bir insan, matematikten faydalanmayıp, yapamamış olsaydı şimdiye kadar çoktan etkinliğini kaybederdi. Çünkü dünya sadece süper zekâların yaşadığı bir yer değil.

Eğer çocuğa matematiğin temelleri doğru verilmezse, çocuğun kesinlikle matematiğe karşı bir ön yargısı oluşacaktır ve ister istemez çok zor ders, yapamıyorum, olmayacak gibi düşüncelere sürüklenecektir.

Hâlbuki erken öğrenmemek kabahat değildir. 6 yaşındaki bir çocuk, sıralama ve sayı uygunluğunu kavrayamaz. Mantıksal olarak sadece tek yönlü olarak düşünür. Çocuklar sayı saymaya 6 yaşında başlar, kütleyi 7 yaşında ve ağırlığı da 9 yaşında algılar. Çocuk, kavramları ve nedenleri ayrı evrelerde ve farklı olarak anlar ve değerlendirir. Her yaşta insan zihninin anlama kapasitesi farklıdır. İşte bütün yanlışlığı burada yapıyoruz. Yaşı büyük olan bir çocuk, yaşı daha küçük olan bir çocuktan sadece daha iyi bilmek, anlamakla kalmıyor, ondan daha farklı düşünebiliyor. Çocuk, kavramları ve nedenleri ayrı evrelerde ve farklı olarak anlar ve değerlendirir. Aynı zamanda, yaşantı zenginliği zihin gelişimini de etkilemektedir.

Matematik dersinde çocukların başarısız olmalarının asıl sebebi: Matematiği çocuklarımıza en az 10 yaşına kadar somut öğretimde bulunmamız gerekirken bunu soyut bir şekilde yapmamızdan kaynaklanmaktadır. Yani sizin de bildiğiniz gibi materyal eksikliğinden.

Matematik dersinde materyal eksikliğini giderecek yeni bir ders aracı; matematiksel 4 işlem ders aracı.

Matematiksel 4 işlem ders aracı KOZALAK nasıl bir alet?

7-12 yaş arası çocukların matematiksel 4 işlemi oyun oynayarak öğrenmelerini sağlar ve öğrenmeyi eğlenceli hale getirir. Çünkü biliyorsunuz, oyun öğrenmenin en güzel yoludur.

Bu alet ile çocuklar, 4 işlemle ilgili problemleri kendinden emin bir şekilde birbirleriyle paylaşarak, konuşarak çözmeyi öğrenmelerine vesile olmaktadır.

Matematik işlemi yapılırken kullanılan toplama, çıkarma, çarpma ve bölme işlemlerini pratik olarak zihinden yapılmasını, bağımsız düşünülmesini ve Kozalak üzerinde gösterilmesini sağlar. Oyun oynayıp eğlenerek daha kalıcı öğrenme sağlayan bu ders aracı ile çalışan öğrenci, beyninin hem sol hem de sağ lobunu çalıştırmakta, onun için bu alet, analitik algıyı, stratejik düşünmeyi, problem çözme yeteneğini, sezgisel ve yaratıcı düşünme becerisini geliştirir. Kısacası kişinin beynini hissetmesini sağlamaktadır.

0 Yorumlar